14 Mayıs 2016 Cumartesi

Değişim...

Gönderen makeupstory zaman: 18:36

Blog adresimin şifresini unutacak kadar uzun bir süredir yazmıyorum. Neden yazmıyorum bende bilmiyorum. Ama tuhaf bir şekilde biten ürünlerimi biriktirmeye devam ediyorum. Elbet bir gün yazarım diye...

Neyse buraya geri dönmemin bir sebebi var. "Bir yazı okudum.Hayatım değişti!" diyeceğim ama durum için çok abartılı olacak. Aynebilim belki duymuşsunuzdur, Kamboçya'da aşevi açan bir kadın, bir süper kahraman... Hikayesi beni çok etkiledi. Bir anda yaptıkları hakkında her şeyi öğrenmek istedim. 

Tüm rahat yaşantısını bırakarak, çocukların yüzünü güldürmek ve insanların hayatında kalıcı izler bırakmak adına Kamboçya'ya gitmiş. Kamboçya'daki aşevi ve Aynebilim hakkındakiler için aynsoupkitchen.com adresine bakabilirsiniz. Hatta buradan köydeki çocuklara dondurma bile ısmarlayabilirsiniz :),

Bonus olarak hayatımda okuduğum en maceralı yolculuk yazısını sizde okumak isterseniz  şu linke tıklayabilirsiniz.

Neyse gelelim konumuza. Bu ilginç hikaye ve projeyi okuyunca ister istemez hayatınızı bir sorguluyorsunuz. Bir makyaj blogu açacak kadar (her ne kadar yazmasam da) makyaj malzemem var. Bazı yerlerde stokçu zihniyet içerisine girdiğimi bile itiraf edeyim. Hayır yani ne olacak? O dudak ürünü bir daha bulunmasa ne olacak? Banyodaki malzemelerime şöyle bir baktım. İnsanlar 5 dolarla hayatta kalmaya çalışırken, aynı tondaki 3 rujuma öylece baktım. GEREK YOK! 

Makyaj yapmaya üniversitede başlamış bir insan olarak, sanırım içimdeki canavar bir anda ortaya çıktı. Hakkında iyi şeyler duyduğum veya gördüğüm her ürünü almak istedim ve aldım. Bunları bir yerde kendimize itiraf etmemiz gerekiyor. Sonra fark ettim ki, ben zaten sürekli aynı ürünler etrafında dönüyorum. Şuanda iş yaşamına başlamış bir insan olarak da takdir edeceğiniz üzere yapacağım makyaj sınırlı. Neden vardı onca ürün? Bu soru uzun zamandır aklımdaydı zaten. Hatta project pan olayına bile girdim. Uzun süredir birkaç kaçamak dışında sadece biten veya ihtiyacım olan ürünleri alıyorum. İhtiyacım kısmını da uzun uzun sorguluyorum. Bu sorgulamalar sayesinde kasanın yanından dönmüşlüğüm vardır. İyi ki de döndüm. 

Hayatta paranın harcanabileceği daha güzel yerler var, kesinlikle var. O zaman neden birbiriyle tamamıyla aynı renkten 3 rujum olsun ki? Ya da bir sürü pudra neden dolapta beni beklesinler? 

Aynebilim'in yaptıklarını da düşününce bu stokçu zihniyeti tamamen bırakmaya karar verdim. Hayat bu, aynı ürünü bir daha bulsak ne olur, bulamazsak ne olur? Yapacak, yaşanacak daha güzel şeyler var! Tabi sizi mutlu eden buysa tam olarak bunu yapmaya da devam edebilirsiniz. Mesela beni mutlu eden bir diğer şeyde kalem, kitap ve kırtasiye malzemeleridir. Baktım orada da abartıyorum, bir süredir onları da almıyorum. En iyisini yapıyorum bence. Daha az eşyayla, daha az yük sistemini istiyorum hayatımda. 

Bu alım çılgınlığına ilişkin şuan adını unuttuğum bir kitap var, onu da okumak istiyorum. Sizi mutlu eden şeyleri yapın tabiki. Sonuçta hayat bir kere yaşanıyor. Ama bunları yaparken de kendinize yük yüklemeyin. 

Ben bundan sonra bu küçük sınırlamayla birikecek paramı, uzun zamandır hayalini kurduğum kimsesiz çocukları ziyaret etme projemi gerçekleştirmeye ve gezip görmeye harcayacağım.Bunu da buraya yazdım ki, olur da bu duygularımı unutursam, okuduğumda tekrar hatılayabileyim. Başka bir yazıda görüşmek üzere. Süre vermiyorum zira ne zaman döndüm desem yalan oluyor :)

Sevgilerimle, Öykü

0 yorum:

Yorum Gönder

 

MAKE-UP STORY Copyright © 2012 Design by Antonia Sundrani Vinte e poucos